Hız Çağında Yavaşlayan Kazanacak! - 209
Türkiye'nin en güncel ve en kapsamlı haftalık podcast bilgi ve haber bülteni...
Son zamanlarda insan isimlerini anımsamakta zorlandığınız oluyor mu?
Hafta içinde çok yakın bir dostumla sohbet ederken, iyi bildiği bazı insanların isimlerini anımsamakta zorlandığını söylemesiyle, son zamanlarda benim de aynı dertten muzdarip olduğumu fark etmeme vesile oldu.
Ve aslında, durup şöyle düşününce benzer şikayetlerde bulunan çevremde epey insan olduğunu fark ettim.
Neden?
Bununla ilgili akademik dünyanın hem psikolojik, hem sosyolojik açılardan kapsamlı araştırmalar yapmasına ihtiyaç var; bilmiyorum, belki de vardır bazı araştırmalar.
Ama bu gerçeklikle ilgili bir kanaatim ve yorumum var.
Dijital iletişim araç ve platformları günlük yaşamımızı öylesine işgal etti ki, elimiz ve masamızdaki cihazlarla sürekli bir bilgi bombardımanına ve uyarıcıya maruz kalıyoruz. Kesintisiz bilgi akışı içerisinde zihnimiz bir bilgiden ötekine geçiyor; bir bilgiyi “anlama, idrak etme, sindirme” imkanı bulamadan bir sonrakine geçiyoruz. Bu kadar bilgi akışı ve yığını içerisinde eski-yeni bilgiler arasında zihnimiz kaotik bir coğrafyaya dönüşüyor; sürekli hareket halinde, istikrarsız ve çoğunlukla huzursuz bir zihin ve ruh haritasında yalpalayarak ilerliyoruz.
Soluksuzca yeni bilgi soktuğumuz zihnimiz eski ile yeni arasında derin bir sis bulutu içerisinde kayboluyor, hafızamız bulanıklaşıyor.
Sözü bir itiraf boyutuna taşıracak olursak, aslında hepimiz “organik dünyanın” bireyleri ve toplulukları olmaktan epeydir çıktık, bağlantılı dünyanın cihazlar üzerinden birbirine bağladığı “dijital varlıklara ve topluluklara” dönüştük. Bu kesintisiz akış içerisinde bu gerçekliğin idrakine varacak “anı” bulamıyoruz.
Büyük dil modelleri (yapay zeka) fırtınasına evrilmiş yeni süreçte, insan zihninin veri işleme kapasitesi yetmiyor ve makineye yeniliyor; “unutma, odaklanamama, yorgunluk, tükenmişlik” gibi ruhsal ve zihinsel tepkilerle refleks üretiyor.
Hasılı, iletişim zorlaşıyor; herkes için, bireyler ve kurumlar farketmeksizin…
İstesek de istemezek de, kontrol etmekte zorlandığımız, kaçınamadığımız (ya da kaçınmadığımız) bu bilgi yağmuru içinde bize sığınabileceğimiz “duygularımız” kalıyor; eğer geriye bir nebze mecalimiz kalabilmişse…
Makine (yapay zeka) zaferini ilan etmek üzere ve son söz söylenmeden önce makine-insan arasında bir barış anlaşması yapıp yapamayacağımızı henüz bilmiyoruz; eğer öyle bir ihtimal olacaksa…
Üretimin (bilgi dahil) gücü makinelere geçiyor; bize ise lütfen “duygularımız” kalıyor.
Bir podcast bülteninde insan isimlerini unutmaktan nasıl buralara geldik diye şaşırmayın; her şey birbirine o kadar bağlı ki…
O kadar büyük altüst yaşanıyor ki, (ülkemiz ve dünyadaki son siyasi ve sosyal kargaşadan bağımsız söylüyorum) teknolojinin yarattığı büyük değişimle bireyler, kurumlar far görmüş tavşan gibi derin bir donukluk haline, kararsızlık girdabına saplanıp, okyanusun ortasında fırtınada rotasını kaybetmiş gemi gibi savruluyor.
Bu halin, ne kadar süreceğini ve nasıl sonuçlanacağını bilmiyoruz ve halen süregiden büyük bir devrimin hem tasarımcısı hem maruz kalanı olarak tarihin büyük nehrinde akıntıyla birlikte sürükleniyoruz.
Bütün yapılar sarsıntıyla yıkılırken, henüz varamadığımız “yeni”nin yolculuğunda şu an tutunacağımız elimizde “duygularımız” kaldı. Duygularımızı yakalayan ise içinde insanın, sahiciliğin, samimiyetin olduğu “hikâyeler”…
Seri halde, hızlı, yığınsal bilgiler değil, “deneyimlerden, yaşanmışlıklardan” beslenen, güçlü duygular ve hikâyeler… Bize, “bugünü, şu anı, yaşadıklarımızı, halimizi” anlatan hikâyeler…
Makinelerin “mucivezi gücünü, yeteneklerini, vaatlerini” değil, makine karşısında insanın varlığını, “anlamını” anlatan hikâyeler…
Bir "ürün", bir "marka" haline getirilen "hızı" değil, "yavaşlığı", onun doğallığını ve "insaniliğini" kabullenen, ona sığınan hikayeler...
Ne yapıyorsanız, bir an durun ve “makinesiz” düşünün, içine insanı katarak, bir kez daha düşünün…
“Herkes hızlanırken siz yavaşlayın”, insana ulaşmak istiyorsanız duygularını ciddiye alın… Makine meftunluğuyla son sürat ilerlerken duyguları yakalayamaz ve insanla bağ kuramazsınız; ayrıca makineyle de yarışamazsınız….
İnsanla, duygularla bağ kurmak istiyorsınız sahici hikâyelere ihtiyacınız var. Hikâyeleri anlatmak için de “sesin ve videonun” yaratıcı gücüne…
Eğer bu yıkıcı sürece yenilmediyseniz ve bir çıkış kapısı arıyorsanız, biraz soluklanın ve podcast’in (sesin) ve videonun hikâye anlatıcılığındaki gücünü yeniden keşfedin!
Gördünüz mü, unutulan insan isimlerinden nereye geldik!
İsimlerden önce “insanı anımsamakla” başlayın!
Markalı podcast’lerde ince markalaşma sanatı
Sonsuz bir içerik dünyasında yaşıyoruz. Podcast’ler, akış hizmetleri, sosyal medya klipleri, hepsi sadece bir dokunuş veya bir kaydırma uzaklığında. Televizyonda veya radyoda ne varsa onunla sınırlı olduğumuz 20 yıl öncesinin aksine, artık tükettiğimiz ve görmezden geldiğimiz içeriğin kontrolü bizde. Markalı bir podcast oluştururken pek çok markanın gözden kaçırdığı şey de bu. Sadece diğer markalı içeriklerle rekabet halinde olmadıklarını, mevcut tüm podcast’lerle (ve diğer ortamlarla) rekabet ettiklerini unutuyorlar. Bunu akılda tutarak, podcast’iniz bir satış konuşması gibi geliyorsa, kitleler burada kalmayacaktır. Başka bir deyişle, seçenek sunulduğunda, daha fazla insan bir reklam filmini izlemeyecek, podcast’i dinlemeyecektir. Peki, markalı podcast’inizin bu tuzağa düşmediğinden nasıl emin olabilirsiniz? Bu yazıda, markalı podcast’inizde nasıl ustalaşacağınızı öğrenebilir ve kurumsal tanıtım yapmadan değerli ve ilgi çekici içerikler oluşturmanın ipuçlarını keşfedebilirsiniz.
Kadın podcast dinleyici sayısı 10 yılda üç katına çıktı
Edison Research ve SiriusXM Media tarafından yayınlanan Women & Podcasts raporuna göre, kadınların podcast dinleyiciliği on yılda üç kat arttı. ABD’deki tüm kadınların %45’i (60 milyon) aylık podcast dinleyicisi ve %52’si bir şekilde podcast tüketiyor (ister dinliyor ister izliyor olsun).
Anthropic, OpenAI ile rekabet edecek bir sesli asistan özelliği test ediyor
Anthropic, Claude sohbet robotu için “ses modu” adı verilen ve bu ay içinde piyasaya sürülmesi beklenen yeni bir sesli asistan ürününün lansmanına hazırlanıyor. Özellik başlangıçta Airy, Mellow ve İngiliz aksanlı Buttery adlı üç sesle sınırlı olarak kullanıma sunulacak.
Patreon, canlı video özelliğini test ediyor
Patreon nihayet daha fazla içerik üreticisinin ilgisini çekebilecek ve daha fazla para kazanmalarına yardımcı olabilecek yeni bir özellik olan yerel canlı yayın özelliğini deniyor. İçerik üreticilerinin 7/24 yayın yapabileceği bu özellik bu hafta belirli test kullanıcılarına sunulacak ve bu yaz daha geniş çapta kullanılabilir hale gelecek.
Spotify'dan Maya Prohovnik: "Heyecanlanacaksınız"
İnsanlar Spotify'ın uygulamasında geçen yıla göre %44 daha fazla zaman harcıyor. Spotify'dan Maya Prohovnik Podnews Weekly Review'a verdiği özel röportajda “Podcast izleyicilerinin videoya olan talebi bu noktada inkar edilemez” diyor. “Sesten videoya geçen neredeyse tüm programlar için, daha fazla toplam gelir elde ediyorlar” diyen Prohovnik, hafta başında içerik oluşturucuların videoya geçtiklerinde özelliklerini kaybettikleri iddiaları sorulduğunda şunları söylüyor: “Bence bu büyük resme bakmak için yanlış bir yol. Eğer halihazırda video içerik üretiyorsanız ya da videoya geçmeyi düşünüyorsanız, SPP'nin (Spotify İş Ortağı programı) sonuçları sizi heyecanlandıracaktır.”
Bu arada, Spotify, Fransızca ve Felemenkçe ile başlayarak İngilizce dışındaki dillerde sesli kitap üretimini artırmak için 1 milyon € (yaklaşık 1,1 milyon $) yatırım yapmayı planladığını duyurdu.
Sektörde Başka Neler Oluyor?
[ARAŞTIRMA] Sounds Profitable’ın yeni yayınlanan çalışması The Advertising Landscape’de Signal Hill Insights tarafından yürütülen bir anket podcast tüketiminde videonun yükselişini gösteren son araştırma oldu.
Simplecast, Simplecast'ta barındırılan içerik üreticilerinin podcast videoları oluşturmasına olanak sağlamak için Headliner'ı hizmetine entegre etti.
Futuro Media, podcast şirketinin şovlarının genişletilmesi ve reklamsız erişim dahil Futuro Plus'ı başlattı.
Çin'de yayınlanan bir bilim makalesine göre koyu renkler ürünlerin daha etkili görünmesini sağlıyor. Bu bilimsel araştırma belki de belirli podcast küçük resimleri için de faydalı olabilir…
Acast, The Athletic ile özel, küresel bir podcast anlaşması yaptığını duyurdu. The Athletic şu anda Podtrac'ta 8 numaralı yayıncı ve premium spor podcast'leri ses ve video üzerinden paraya dönüştürülecek.
Kitap: Herkes Podcast Yapabilir
Son Sözler…
Bültenimizi hazırlarken içerik kürasyonlarımız için PodNews, RainNews, Podcast Business Journal‘dan yararlanıyorum.
Umarım keyifle okuduğunuz bir bülten olmuştur. Arkadaşlarınızı ve dostlarınızı bültenimizden haberdar ederek ve abone olmalarını sağlayarak bizi destekleyebilirsiniz.
Ayrıca bültenimize ilişkin görüş ve önerilerinizi paylaşırsanız memnuniyet duyarım. bulten@sosyalink.net ya da ozcanyazici@sosyalink.net e-posta adreslerinde mesajınızı bekliyor olacağım!
Haftaya görüşmek üzere, sağlıklı kalın!